Bülent Eczacıbaşı, “Kültür ve sanatın iyileştirici ve birleştirici yönü var. Biz bu konuda da sorunlar yaşayan bir ülkeyiz. Ayrılıkların yerine birlik düşüncesinin almasında kültür ve sanatın çok büyük potansiyeli ve rolü var.” dedi.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde Doç. Dr. Gülce Coşkun Şentürk’ün moderatörlüğünde gençlerle buluşan Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, “Kültür ve sanat açısından çok büyük hazinelere sahip bir ülkeyiz ve toplumuz. Bunun sanıyorum hepimiz farkındayız. Sonsuz hazinelerimiz var. Tarihi, arkeolojik, kültürel bunların çok daha yeni eserlere ilham kaynağı olmaması için hiçbir neden yok. Yeter ki biz bunların değerini bilelim. Bunların hepsi bizim. Bunların arasında ayrım yapmanın da anlamı yok. İşte bu Romadır, bu Grektir vs. bunlar bizim topraklarımızda yaratılmış, bizim kültürümüzü etkilemiş üstüne katman üstüne katman eklenmiş. Kaç tane kültür katmanı var. Buradan uygarlıklar geçmiş öyle bir toprak üzerinde yaşıyoruz. Kıyıda köşede kalmış bir ülke değil burası. Üzerinden uygarlıkların geçtiği, devletlerin kurulduğu, savaşların yapıldığı bir toprak parçasında yaşıyoruz ve bunların kalıntıları var. Bunlar çok büyük hazineler. Ve bunlar Türkiye’yi başka hiçbir ülkeye nasip olmayan noktaya getiriyorlar. Bize düşen bunları korumak, geliştirmek ve bunlardan yeni şeyler üretmek. Bu bize büyük sorumluluklar getiriyor. Bu devletimizin de tek başına yetişebileceği bir şey değil. O nedenle kültür sanat kurumlarının, gönüllü kurumların, her vatandaşın bu açıdan yapabileceği çok şey var.
Türkiye çağdaş sanatlarda da çok farklı bir yere gelebilir. Geliyor zaten ama daha hızlı, daha etkili şekilde gelebilir. Çünkü böyle bir birikimden güç alıyoruz ve böyle bir ilham kaynağımız var. Yaşadığımız topraklarda.
Kültür ve sanatın bir de iyileştirici ve birleştirici yönü var. Biz bu konuda da sorunlar yaşayan bir ülkeyiz. Çok kültürlerin buradan geçmiş olması, imparatorlukların devletlerin kurulmuş olması, hepsinin izler bırakmış olması ve bunların yarattığı fay hatları toplumdaki ayrışmalar bu izlerden doğar. Bunlarında birleştirilmesinde, bu ayrılıkların yerine birlik düşüncesinin almasında kültür ve sanatın çok büyük potansiyeli ve rolü var. Toplumumuzun bu yönüne de çareler getirecek, fark yaratacak bir konu olduğuna inanıyorum.” dedi.