Yönetmen Erdem Tepegöz 23. Uluslararası Frankfurt Türk Film Festivali'nde verdiği röportajda Türk sinemasının spirütel konulara daha çok ihtiyacı olduğunu söyledi.

Erdem Tepegöz, “Anadolu çok özel bir coğrafya bunun hepimiz farkındayız. Aslında sinemacıların, sanatçıların bu anlamda çok önemli misyonları olması lazım. Anadolu hikâyelerini, Anadolu’da geçen insan hikâyelerini daha çok yaymamız gerekiyor. Şuan bence dünya sinemasında belli bir literatürde ve belli seviyede Türk sineması. Umarım daha da artacak çünkü bu coğrafyada daha fazla hikâye var. Bunu katlaya katlaya çoğaltmamız gerektiği kanaatindeyim.” dedi.

Tepegöz, “Bende Spiritüalizme çok merak duyan biriyim. Çünkü Spiritüel kelimesi aslında ruhsallık, Buna şöyle örnek verebilirim. Üzümde bunu söylerler mesela üzümün üzerinde bolca salaş yapılan bir çok medeniyet geçmiş mekânın toprağında çok daha farklı üzüm olurmuş diye coğrafyada bir bilgi vardır. Buda aynı onun gibi Anadolu o kadar çok üzerinde medeniyetin yaşadığı, hayaller kurulduğu, ülkelerin kurulup yıkıldığı o kadar hareketli bir coğrafya ki bu enerjilerin bu kadar insanın düşüncesinin hayalin düş kırıklığı bu topraklara siner ve orada bir manyetik alan oluşturur. İşte o enerji alanı bizde ruhsallık olarak çıkıyor.

Keşke daha çok Spritüal filmler yapılsa keşke daha çok biraz insanlı daha ötesini sorgulayabileceğimiz hikâyeler yapabilsek. Bu konuda bence dünyada çok önemli bir lokasyon Anadolu. Hem hikâyeleriyle hem geçmişe nazaran yetiştirdiği önemli isimleriyle birlikte” ifadelerini kullandı.

Editör: Feridun Özbek