Nobel Edebiyat Ödüllü yazar Orhan Pamuk, “Veba Geceleri romanımı yazarken resimlerini yapardım. Bunlar, roman sahnelerini resimleyen resimler değildi, kafama takıldığı gibi yapardım. Ama bunlar Abdülhamit’in sağ olduğu bir dünyadan çıkma resimlerdi.” dedi.

Habertürk’ten Didem Arvas’a konuşan Orhan Pamuk, bugünlerde Almanya’nın Münih kentinde, Leihhaus Müzesi’nde açtığı “Şeylerin Tesellisi” sergisinde “çocukken içinde ukde kalan ressamlığını” ilk kez “gizli bir gururla” gözler önüne seriyor.

Masumiyet Müzesi’nin roman ve müze olmak üzere birlikte düşünülmüş bir proje olduğunu biliyoruz. “Şeylerin Tesellisi” sergisini nasıl bir çerçevede düşünüldü? sorusunu cevaplayan Orhan Pamuk, “Şeylerin Tesellisi” sergisi daha önce daha küçük bir şekilde Dresden Müzesi’nde açılmıştı. Sonra aynı sergi 90 metrekareden 270 metrekareye çıkınca benim eski sanat defterlerim, yıllar boyunca gizli gizli defterlere yaptığım şeyler, guajlarım, suluboyalarım, sanat defterlerim, karalama defterlerimi eskiz defterlerimi onlara gösterdim. Onlar da bu malzemenin içinden bir yerleştirme yaptılar. Mesela, ben Veba Geceleri romanımı yazarken resimlerini yapardım. Bunlar, roman sahnelerini resimleyen resimler değildi, kafama takıldığı gibi yapardım. Ama bunlar Abdülhamit’in sağ olduğu bir dünyadan çıkma resimlerdi ve o resimleri yaparken de Abdülhamit’in fotoğraf albümlerinden de çok yararlandım.

10 Mayıs'da vizyona girecek filmler 10 Mayıs'da vizyona girecek filmler

Tabi ki Dresden’de küçük bir girişim olarak sergimin başka müzeler başka şeylere genişleyerek Portekiz’den Çek Cumhuriyeti’ne başka ülkelere davetler alması, büyümesi, benim dolaplarımda gizli gizli yaptığım resimlerin de ortaya çıkması benim gururumu okşuyor. Ben de insanım. Çocukluğumda ressam olmak istemiştim, romancı oldum. İçimde bir ukde kalmış olabilir. Bunlardan zevk alıyorum. Ben romanlarımı başkaları okutacak diye kafamı kaşıyarak yapıyorum, resimlerimi kimse görmeyecek diye daha rahat yapıyorum. Ama şimdi resimler de ortaya çımaya başladı. Hayır da diyemiyorum.” dedi.

Kaynak: Habertürk